Hz. İdris peygamber'in Hayat

Kur’an-ı Kerîm’de adı geçen peygamberlerden biri. Peygamberler silsilesininin ikinci halkasında bulunan İdris (a.s.) Kur’an-ı Kerîm’de adı geçmeyen Şit (a.s)’den sonra peygamber olmuştur. İdris (a.s) rivayetlere göre, beyaz tenli uzun boylu, geniş göğüslü, gür sakallı idi. Yürürken adımını kısa atar, önüne bakarak yürürdü. İlk kez astronomi ve hesap ilmini, geçmiş zamanların ilimlerini öğrenen İdris (a.s)’dır.

Hz. İdris peygamber'in Hayat
05 Mayıs 2022 - 06:43

Hz. İdris peygamber'in Hayat

ıGiriş Tarihi: 16.11.2018  01:16 Güncelleme Tarihi: 16.11.2018  02:47

Hz. İdris‘in gerçek adı Hanuh’tur. Hz. Şit’in en büyük torunudur. Çok okuyan ve informasyon sahibi olan bu peygambere Kuran’da İdris lakabı verildiği için bu adla tanınmıştır. Genç yaşlarında Allah tarafınca kendisine peygamberlik, saltanat ve hikmet verildiği için üç nimet verilen anlamına gelen “müselles bin nimet” denilmiştir. Babasının adı Yerd’dir. Babil’de doğduğu tahmin edilir. Ayrıca Hz. Adem’in de büyük torunudur. Pek fazlaca dünyaya gelmiştir. Oğullarından Metüselah en bilinenidir. Çünkü bu oğlu peygamber efendimizin ruhuna babasıyla beraber batıp çıkan kullardandır. İdris aleyhisselam, Adem’in oğlu Kabil’in kavmine peygamber olarak gönderilmiştir.

Hz. Şit’in büyük torunudur. Gerçek adı Hanuh’tur. Çok okuyan ve bilgi sahibi olan bu peygambere Kuran’da İdris lakabı verildiği için bu adla tanınmıştır. Genç yaşında Allah tarafından kendisine peygamberlik, saltanat ve hikmet verildiği için üç nimet verilen anlamına gelen “müselles bin nimet” denilmiştir. Babasının adı Yerd’dir. Babil’de doğduğu tahmin edilir. Ayrıca Hz. Adem’in de büyük torunudur. Pek çok oğlu olmuştur. Oğullarından Metüselah en bilinenidir. Çünkü bu oğlu peygamber efendimizin ruhuna babasıyla birlikte batıp çıkan kullardandır. İdris aleyhisselam, Adem’in oğlu Kabil’in kavmine peygamber olarak gönderilmiştir.

Dünya’da yaşadığı zaman boyunca Cebrail aleyhisselam onu dört kere ziyaret etmiştir. Her gelişinde Allah’ın emirlerini iletmiştir. 120 yıl boyunca peygamberlik yaptığı tahmin edilmektedir. Allah tarafından kendisine bazı yetenekler de verilmiştir. Bulutlara hükmedebilirdi. Bir ağaçta kaç yaprak olduğunu bilirdi. Kendisinden sonra gelecek peygamberleri isim isim sayabilirdi.

Peygamberlik zamanında kendisinden sonra Hz. Nuh’un geleceğini ve ona inanmaları gerektiğini söylemişti. Onun zamanında başlayacak büyük tufanı da anlatmıştı. Gösterdiği mucizelere rağmen insanların çoğu ona inanmadı.

Hz. İdris, yaşadığı dönemde dünya üzerinde konuşulan bütün dilleri bilirdi. Her kavme kendi dilinde hitap ederdi. Matematik ve astroloji iliminden anlardı. Yaşadığı dönemde hocalık da yapmıştır. Yüz şehir inşa etmiş. Yerleşim yerlerini dörde bölerek her birine bir vali atamıştır. Kuran-ı Kerim’de aktarılanlara göre ölmemiştir. Dünya’dan ayrılma vakti geldiğinde Allah’ın hikmetiyle göğe yükseltilmiştir. Hem hocalık hem terzilik yapmıştır.

Antik Yunan dönemi filozofları, bildikleri bütün matematik ve astronomi bilgilerini Hz. İdris’in kitaplarından öğrenmiştir. Kur’an’da dört kere adı geçer. Her ayette sabırlı ve çalışkan oldukları, Allah’ın sevgisine mazhar olan kullardan olduklarından bahsedilmektedir.

Hz. İdris’in Hayatı Özeti

Dünya’da yaşamış olduğu süre süresince Cebrail aleyhisselam onu dört kere ziyaret etmiştir. Her gelişinde Allah’ın emirlerini iletmiştir. 120 yıl süresince peygamberlik yapmış olduğu tahmin edilmektedir. Allah tarafınca kendisine bazı kabiliyetler de verilmiştir. Bulutlara hükmedebilirdi. Bir ağaçta kaç yaprak bulunduğunu bilirdi. Kendisinden sonrasında gelecek peygamberleri isim isim sayabilirdi. Peygamberlik zamanında kendisinden sonrasında Hz. Nuh’un geleceğini ve ona inanmaları icap ettiğini söylemişti. Onun zamanında başlamış olacak büyük tufanı da anlatmıştı. Gösterdiği mucizelere karşın insanların bir çok ona inanmadı.

Hz. İdris, yaşamış olduğu dönemde dünya üstünde konuşulan tüm dilleri bilirdi. Her kavme kendi dilinde hitap ederdi. Matematik ve astroloji iliminden anlardı. Yaşadığı dönemde hocalık da yapmıştır. Yüz kent inşa etmiş. Yerleşim yerlerini dörde bölerek her birine bir vali atamıştır. Kuran-ı Kerim’de aktarılanlara gore ölmemiştir. Dünya’dan ayrılma vakti ulaştığında Allah’ın hikmetiyle göğe yükseltilmiştir. Hem hocalık hem terzilik yapmıştır. Antik Yunan süreci filozofları, bildikleri tüm matematik ve astronomi bilgilerini Hz. İdris’in kitaplarından öğrenmiştir. Kur’an’da dört kere adı geçer. Her ayette sabırlı ve çalışkan oldukları, Allah’ın sevgisine mazhar olan kullardan olduklarından bahsedilmektedir.

Hz. İdris Kıssası, Mucizeleri

Kur’an-ı Kerîm’de adı geçen peygamberlerden biri. Peygamberler silsilesininin ikinci halkasında bulunan İdris (a.s.) Kur’an-ı Kerîm’de adı geçmeyen Şit (a.s)’den sonra peygamber olmuştur. İdris (a.s) rivayetlere göre, beyaz tenli uzun boylu, geniş göğüslü, gür sakallı idi. Yürürken adımını kısa atar, önüne bakarak yürürdü. İlk kez astronomi ve hesap ilmini, geçmiş zamanların ilimlerini öğrenen İdris (a.s)’dır. Hz. İdris kavmini putlara tapmaktan şeytana ve Kabiloğullarına tarafgir olmaktan alıkoymuş, kendisine inanan az bir toplulukla Kabiloğullarıyla savaşmış ve onların bir çoğunu esir almıştır (bk. İbnu’l-Esir, el-Kamil, l, 62, 63). Hz. Peygamber (s.a.s) Miraç gecesinde semada Hz. İdris ile karşılaşmış, Cebrail (a.s)’a “bu kimdir” diye sormuş. Cebrail (a.s) “Bu İdris (a.s)’dır. Ona selam ver” deyince, Hz. Peygamber ona selam vermiştir. Hz. İdris selama mukabele ederek “hoş geldin safa geldin salih kardeş salih peygamber” diyerek hayır dua etmiştir (Buharî, Enbiya, 5).

Kur’an-ı Kerîm’de yer alan İdris (a.s) hakkında dört ayet-i kerime vardır. Bunlardan ilk ikisi şu şekildedir: “(Ey Muhammed)! Kitapta İdris ‘e dair söylediklerimizi de an. Çünkü o, dosdoğru bir peygamberdi. Onu yüce bir yere yükselttik” (Meryem, 19/56-57). İdris (a.s) hakkında nazil olan diğer iki ayet-i kerime şu anlamdadır: “(Ey Muhammed)! İsmail, İdris, Zü’l-kifl hakkında anlattığımızı da an; onların her biri sabredenlerdendi. Onları rahmetimize kattık. Doğrusu onlar iyilerdendi” (el-Enbiya, 21 /85-86). İdris (a.s) hakkında indirilen bu ayetlerden onun; peygamber, dosdoğru, yüce bir mevkie yükseltilmiş, sabırlı, Allah’ın rahmetine kavuşmuş ve iyilerden olmak gibi niteliklere sahip olduğu görülmektedir. İdris (a.s)’e otuz sahife indirilmiştir. Rivayete göre, ilk defa yazı yazan ve elbise dikip giyen odur. Ondan önce insanlar, hayvan derisi giyerlerdi. Ayrıca üçyüz altmış sene ömür sürdüğü de söylenmektedir. İdris (a.s)’e göklerin sırları açılmış olup Allah Teala onu diri olarak göğe kaldırmıştır (Fif Abdu’l-Fettah Tabbar Me’al-Enbiya, l, 842).

Hz. İdris hakkında bilgiler

  1. Mürsel bir peygamberdir.
  2. Kendisine otuz suhuf inmiştir.
  3. Yıldız ilmini o geliştirmiştir.
  4. İlk yazı yazan odur.
  5. Terzilik sanatını o bulmuştur.
  6. Cihat için harp aletleri keşfetmiştir.
  7. Allahü tealanın ismini ve dinini yaymak için ilk defa cihat etmiştir.
  8. Harpte kafirleri esir almak ondan kalmıştır.
  9. Elibise giymek onun adetidir

Hz. İdris’in (a.s.) Hayatı


 Tarih: 14 Ocak 2022 Peygamberlere İmanPeygamberler Tarihi

Adem Aleyhisselam’ın 6. kuşaktan torunu, peygamberlik gelmeden önce de ibadetle meşgul olan, salih kimselerle beraber bulunan ve geçimini el emeğiyle temin eden Hz. İdris’in (a.s.) hayatı ve peygamberliği.

Hz. İdrîs’in -aleyhisselâm- Bâbil taraflarında doğduğu rivâyet edilir. Hazret-i Âdem’in  -aleyhisselâm- altıncı kuşaktan torunudur.

İdrîs -aleyhisselâm- peygamberlik vazifesi gelmeden evvel de ibâdetle meşgûl olurdu. Sâlih kimselerle beraber bulunur, geçimini el emeğiyle bizzât te’mîn ederdi. İnsanlık târihinde ilk defâ dikiş dikme, yâni terzilik mesleği İdrîs’le -aleyhisselâm- başlamıştır.

İçinde yaşadığı toplum, Kâbil soyundan gelen bir cemâat idi. Maddeten ve mânen çok bozulmuştu. Şit’in -aleyhisselâm- gösterdiği yoldan ayrılmışlar, kulluk vazîfesini terketmişlerdi. Her türlü haram ve kötülüğü, helâl sayarak işliyorlardı. Hak yolun­dan ayrılan bu kavme Cenâb-ı Hak, İdrîs’i -aleyhisselâm- peygamber olarak gön­derdi. Kendisine otuz sahîfe nâzil oldu. Allâh’ın emir ve yasakları bildirildi. İdrîs -aleyhisselâm-, bu ilâhî emir ve yasakları cemâatine teblîğ etti.

Melekler, İdrîs’i -aleyhisselâm- cemâatler hâlinde ziyârete gelirler, O’nunla görüşüp sohbet ederlerdi. Kendisinin, tahmînen bin kişi kadar mü’min cemâati vardı.

HAZRET-İ İDRİS'İN HİKMETLİ SÖZLERİ

İdrîs -aleyhisselâm-, kavmine hikmetli sözler ile nasîhatlerde bulunurdu. Bunlardan bâzıları şunlardır:

  • “Akıllı kimsenin mertebesi yükseldikçe tevâzûu artar.”
  • “Akıllı kimse, başkasının aybına bakmaz! Kişinin aybını yüzüne vurmaz! Malı çoğaldıkça, mağrûr olup ahlâkını bozmaz!”
  • “Nefsini temiz tutmayanın, aklı yok demektir!”
  • “Âhiret ile dünyâ sevgisi aslâ bir arada bulunmaz!”
  • “Duâ ettiğiniz zaman niyetiniz hâlis olsun!”

İDRİS ALEYHİSSELÂM GÖĞE KALDIRILDI

Kendisi, ömrünün sonuna doğru semâya ref’ edilmiştir (kaldırılmıştır). Bu husus, Meryem Sûresi’nin 57. âyetinde şöyle ifâde edilir:

“Biz O’nu yüksek bir mekâna kaldırdık!”

Bu yüce mekândan maksat, Allâh Teâlâ’ya yakın bir mertebeye veyâ cen­nete, veyâhut da dördüncü kat semâya kaldırılmasıdır. Nitekim bu konuyla alâkalı şöyle bir hadîs-i şerîf vardır:

“Ben Mîrâc’da dördüncü kat semâya çıktığımda, İdrîs (peygamber) ile karşı­laştım. Cibrîl bana:

«–Bu gördüğün İdrîs’tir. O’na selâm ver!» dedi.

Ben de O’na selâm verdim. O da benim selâmıma cevap verdi. Sonra (bana):

«–Merhabâ sâlih kardeş, sâlih Peygamber!» dedi.” (Buhârî, Bed’ü’l-Halk, 6; Müslim, Îmân, 259-264)

İDRİS PEYGAMBER HÂLÂ HAYATTA MI?

Bâzı âlimler, İdrîs -aleyhisselâm-’ın hâlen semâda ve hayatta olduğunu söyle­mektedirler.

İdrîs’in -aleyhisselâm- sıdkı, doğruluğu ve fazîleti, Meryem Sûresi’nin 56. âyet-i kerîmesinde şu şekilde anlatılmaktadır:

“Kitâb’da İdrîs’i de zikret! Çünkü O, çok sâdık bir Peygamberdi.”

Enbiyâ Sûresi’nin 85 ve 86. âyet-i kerîmelerinde ise şöyle buyrulur:

“(Ey Habîbim!) İsmâîl, İdrîs ve Zülkifl hakkında anlattığımızı da hatırla! Onların her biri sabredenlerdendi. Onları rahmetimize dâhil ettik! Çünkü onlar, sâlih kimselerdendi.”

Kur’ân-ı Kerîm’de Peygamberler için geçen bu “sâlihlerden” ifâdesi, o pey­gamberlerin fazîletini îzâh sadedindedir.

Mevlânâ -kuddise sirruh-, her ikisi de semâya kaldırılan Hazret-i İdrîs ile Îsâ’nın -aleyhimesselâm- hâllerini şöyle anlatır:

“İdrîs ve Îsâ -aleyhimesselâm-, fevkalâde riyâzât ve mücâhede ile melekler gibi oldular. Neredeyse, yemez, içmez hâle geldiler. Âdeta meleklerle hemcins olduklarından semâya kaldırıldılar…”

Onların sabır, şükür ve riyâzâtla rûhlarının büyük bir olgunluk kazanıp kemâle ermesi neticesinde, letâfete bürünüp melekler gibi semâya ref’ olması, kulun da nefs tezkiyesi ve kalb tasfiyesi ile birçok ulvî makam­lara vâsıl olacağını göstermektedir.

Mânevî tekâmülün zirvesi olan peygamberler, maddî tekâmülde de beşeriyete öncü olmuşlardır. Hazret-i Âdem’in -aleyhisselâm- ziraatte, Hazret-i İdrîs’in -aleyhisselâm- terzilikte olduğu gibi. Ayrıca, insanlık ile beraber başlayan yazı, Hazret-i İdrîs -aleyhisselâm- zamanında bir hayli gelişmiştir.

Velhâsıl Hazret-i İdrîs -aleyhisselâm-:

  • Kendisine suhuf indirilen bir Peygamberdir.
  • Sıdkı, doğruluğu ve fazîletiyle Kur’ân-ı Kerîm’de methedilmiştir.
  • Terzilerin pîridir.
  • Yüce bir mekâna yükseltilmiştir.
  • Sabırda âbideleşenlerdendir.
  • Sâlihlerdendir.
  • Rahmet-i ilâhiyeye mazhar olmuştur.

15-temmuz.net haberleri

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum