15 Temmuz ihanet kalkışması adım adım böyle geldi! İşte Gülen ile Öksüz arasındaki görüşme

15 Temmuz hain darbe girişiminin üzerinden geçen 5 yılın ardından FETÖ içinde çözülmeler hız hazandı. FETÖ'nün MİT mahrem yapılanması içinde bulunan Salim Zeybek, 15 Temmuz darbe girişiminin kilit isimlerinden biri olan Adil Öksüz ile ilgili çarpıcı itiraflarda bulundu. Zeybek, Adil Öksüz’ün, "MİT’çi" olarak gösterildiği sahte belgeyi kendisinin hazırladığını itiraf etti. ‘Ahmet’ kod isimli, bir dönem MİT mahrem yapılanmasının sorumlusu olan bir FETÖ’cünün kendisine "Adil Öksüz'ü MİT’le ilişkili göstermemiz lazım" dediğini aktaran Zeybek, "Sahte belgeyi bana gönderdiklerinde üzerinde rötuş yaptım. Sonra Twitter'dan yayınlandı. Yayınlanan belge sahte bir belgedir"

Dinle

15 Temmuz ihanet kalkışması adım adım böyle geldi! İşte Gülen ile Öksüz arasındaki görüşme

17 Temmuz 2021 - 16:35 - Güncelleme: 17 Temmuz 2021 - 18:15

15 Temmuz ihanet planı 8 ay önce yapıldı! FETÖ'cü Salim Zeybek'ten flaş Adil Öksüz itirafı: O belge sahte

Giriş Tarihi: 17.07.2021 14:12 Güncelleme Tarihi: 17.07.2021 16:43

15 Temmuz ihanet kalkışması adım adım böyle geldi! İşte Gülen ile Öksüz arasındaki görüşme

Ahmet’ kod isimli, bir dönem MİT mahrem yapılanmasının sorumlusu olan bir FETÖ’cünün kendisine "Adil Öksüz'ü MİT’le ilişkili göstermemiz lazım" dediğini aktaran Zeybek, "Sahte belgeyi bana gönderdiklerinde üzerinde rötuş yaptım. Sonra Twitter'dan yayınlandı. Yayınlanan belge sahte bir belgedir" dedi.

FETÖ'nün 15 Temmuz hain darbe girişimine hazırlığı, TSK imamı Adil Öksüz'ün başkanlığında TSK'dan sorumlu imamlarının da katıldığı toplantı ile başladı. Kalkışmadan 8 ay önceki toplantılarda, yapılacak eylemler ve Adil Öksüz, Harun Biniş, eski tuğgeneral Mehmet Partigöç ile eski tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş gibi isimlerin sözde atamalarının yapılacağı listeler hazırlandı. Toplantıda Pensilvanya ile görüntülü görüşme yapan Öksüz, salondaki darbecilere Gülen'in selamını iletti. Öte yandan MİT mahrem yapılanması içinde bulunan FETÖ'cü Salim Zeybek, sosyal medyadan yayımladığı video ile 15 Temmuz darbe girişiminin kilit isimlerinden biri olan Adil Öksüz'ü, "MİT'çi" olarak gösteren belgeyi kendisinin hazırladığını itiraf etti.

FETÖ'nün TSK imamı Adil Öksüz'ün başkanlığında yapılan Ankara'nın Çayyolu semtinde bulunan 3 katlı villa darbe planın yapıldığı karargah olarak kullanıldı. Söz konusu toplantılara TSK'dan sorumlu imamlar, örgütün askeri yapılanmasında yer alan sorumlu düzeydeki imamlar, asker ve sivil örgüt mensupları katıldı. Darbe hazırlık toplantıları Kasım 2015'te başlayarak, 2016'nın Temmuz ayına kadar devam etti.

FETÖ'nün 15 Temmuz hain darbe girişimine hazırlığı, TSK imamı Adil Öksüz'ün başkanlığında TSK'dan sorumlu imamlarının da katıldığı toplantı ile başladı. Akıncı davasının gerekçeli kararına şok bir bilgi de girdi. Adil Öksüz ile FETÖ elebaşısı Fetullah Gülen'in yaptığı telefon görüşmesinin detayları kararda detaylarıyla anlatıldı. Toplantıda Pensilvanya ile görüntülü görüşme yapan Öksüz, salondaki darbecilere Gülen'in selamını iletti. Öte yandan FETÖ'cü Salim Zeybek, sosyal medyadan yayımladığı video ile 15 Temmuz darbe girişiminin kilit isimlerinden biri olan Adil Öksüz'ü, "MİT'çi" olarak gösteren belgeyi kendisinin hazırladığını itiraf etti.

Gerçekleştirilen hazırlık toplantılarında kara, hava, deniz ve jandarma olmak üzere her kuvvetten yönetici sanıklar kendi aralarında oluşturduğu çalışma grupları ayrı odalarda çalışmalar yaptı, ardından karargah olarak kullanılan villanın salonunda bir araya gelerek yapılan çalışmalar değerlendirildi. Ortak toplantılarda darbe girişiminin detayları, eylemlerde görev alacak sanıkların görev ve sorumlulukları belirlendi. TSK imamı Adil Öksüz başkanlığında yapılan darbe plan toplantılarında, Cumhurbaşkanı, Başbakan, İçişleri Bakanı, MİT Müsteşarı, Emniyet Genel Müdürü, Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanı, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı, Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanının ele geçirilip Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığına götürülmeleri planlandı. Ayrıca, TSK içinde darbeye veya örgüte destek vermeyecek komutanlar ve personelin sivil imamlar vasıtasıyla tespit edilmesi, derdest edilmelerine karar verilen bu isimleri alıkoyacak darbeci sanıkların görevlendirilmelerinin yapılması, TSK birimlerinin karargahlarının ele geçirilmesi, kontrol edilmesi, emir komuta zincirinin ele geçirilmesi, stratejik askeri birliklerin ele geçirilip darbe girişimi kapsamında kullanılmasıyla ilgili olarak ayrıntılı planlamalar yapıldı.

CUMHURBAŞKANINA SUİKASTI İÇİN SAT PERSONELLERİYLE GÖRÜŞÜLDÜ
Darbe planının 9 Temmuz 2016'da hazır hale gelmesinin ardından, toplantılara katılan yönetici sanıklar, plana göre görevlerin tebliğ ve darbe hazırlıkları kapsamında kendilerinin sorumlu olduğu kuvvetlerle toplantılara başladı. Örgüt yöneticilerinden eski tuğamiral sanık Ömer Faruk Harmancık, Deniz kuvvetleri ile ilgili darbe girişimine yönelik planlama kapsamında görevlerin tebliğ ve hazırlıkların yapılması için İstanbul'a giderek sivil ve asker örgüt mensuplarının katıldığı Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ile ilgili darbe girişiminde yapılacak faaliyetler, derdest edilecek komutanlar ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul'da bulunduğu dönemlerde kaldığı Huber Köşkü'nde yapılacak Cumhurbaşkanına yönelik eylemle ilgili olarak SAT personeli sanıklarla görüşmeler yaptı. Eski tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş, toplantıların ardından Şükrü Seymen ile toplantı yaparak Cumhurbaşkanına yönelik eylemle ilgili olarak görevlendirilecek Özel Kuvvetler Komutanlığı personeli ile ilgili planlama yaptı.

TÜRK DONANMASININ YÜZDE 70'İ DARBEYE HAZIRLANDI
Toplantıların ardından darbe planlaması kapsamında seçilen hedef kişiler ve kurumlara ilişkin hazırlık çalışmalarına başlandı. Eski tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş, eski yüzbaşı Ali Pehlivan ve Yarbay Veli Bilgin'e talimat vererek Coğrafi Analiz Sistemi programından MİT Müsteşarlığı, İçişleri Bakanlığı, Başbakanlık, Gölbaşı ilçesinde bulunan Polis Özel Harekat Daire Başkanlığı, Gölbaşı ilçesinde bulunan TÜRKSAT binası, Ümitköy'de bulunan Türk Telekom binası, Ahlatlıbel'de bulunan TİB binası, Dikmen Vadisi'nde bulunan bir bina, İstanbul'da bulunan Kalender Orduevi, İstanbul'da bulunan Cumhurbaşkanlığı Köşkü, İstanbul'da bulunan Fenerbahçe Orduevi ve İstanbul Samandıra'daki bir askeri kışlanın uydu fotoğraflarıyla koordinat bilgilerini aldı. Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığında darbe girişiminden sonra yapılan aramalarda 143. Filo Komutanlığı istihbarat koridorunda bulunan sığınakta söz konusu belgelerin bir kısmı bulundu. 143. Filo Ek Hizmet Binasında yapılan aramalarda Cumhurbaşkanı'nın Marmaris'te kaldığı Turban Grand Yazıcı Otel, Polis Özel Harekat Daire Başkanlığı Yerleşkesine, MİT Müsteşarlığına ilişkin Harita Genel Komutanlığı uydu görüntülerine ait renkli bilgisayar çıktılarının ele geçirildi. Deniz Kuvvetleri ile ilgili darbe girişimine yönelik genel planlama, koordinasyon ve hazırlık faaliyetlerinin Ömer Faruk Harmancık ve Sinan Sürer tarafından yapıldığı, bu planlamalar kapsamında Türk Donanmasının yüzde 70'ini oluşturan fırkateyn, korvet ve hücumbot olmak üzere 29 adet Ana Muharip Gemisi darbe faaliyetlerine katılmak üzere hazır hale getirildi.

'İLK İŞ FETÖCÜLERİ CEZAEVİNDEN ÇIKARMAK'
Akıncı davasının gerekçeli kararına şok bir bilgi de girdi. Adil Öksüz ile FETÖ elebaşısı Fetullah Gülen'in yaptığı telefon görüşmesinin detayları kararda detaylarıyla anlatıldı. Adil Öksüz Fetullah Gülen ile yaptığı telefon görüşmesi sırasında salonda bulunan toplantıya katılan darbecilere Gülen'in selamını iletti. Adil Öksüz, toplantıda "Arkadaşlar 15 Temmuz akşamında yapılacak ilk işlerden bir tanesi görevlendirmeye verilecek kuvvetlerle cezaevlerinde tutuklu bulunan cemaat mensubu kişileri vakti kaybetmeksizin cezaevlerinden çıkarmak" dedi. Toplantıya katılan darbeci askerlerin bir kısmının silahlı darbe girişiminin başarıyla sonuçlanamayacağı görüşünü dile getirdiklerinde Adil Öksüz, "Bu tür olumsuz düşüncelerle şeytanı içimize karıştırmayalım, Allah'ın yardımı ile bu iş olumlu sonuçlanacaktır" diye konuştu.

DARBE GİRİŞİMİNİN KOMUTA MERKEZİ AKINCI ÜSSÜNDEKİ GAZİNO
Sabah'ın haberine göre, darbe girişimi sırasında Hava Kuvvetlerinin faaliyetleriyle ilgili eski 4. Ana Jet Üs Komutanı Hakan Evrim, 14 Temmuz 2016'da Diyarbakır'a giderek 8. Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Deniz Kartepe ile görüştü ve 8. Ana Jet Üs Komutanlığından darbe girişimi sırasında Akıncı Üssü'ne gelecek F-16 savaş uçaklarının planlaması yapıldı. Darbe girişimi sırasında Şırnak ve Denizli'deki komando tugaylarından askeri personel ve araçların Ankara'ya getirilmesi, Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanlığının F-16 savaş uçaklarının faaliyetleri ile Özel Kuvvetler Komutanlığına bağlı iki taburun Ankara'ya getirilmesi konusunda, Kayseri 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı, Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanlığı ile ilgili planlama ve irtibat ile koordinasyonu eski Hava Kuvvetleri Komutanlığı Genel Sekreterliği Koordinasyon Şube Müdürü olan kurmay albay Ali Durmuş tarafından sağlandı. Ali Durmuş darbe gecesi Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığında oluşturulan komuta harekat merkezinde yer alırken, FETÖ/PDY Hava Kuvvetleri imamı Kemal Batmaz ile birlikte hareket ederek darbenin yönetim merkeziyle diğer üsler arasında irtibat ve koordinasyonu sağladı. Darbe girişiminin yönetim merkezinin Akıncı Üssü 143. Filo Komutanlığı Öğretmen Gazinosunda oluşturulan komuta harekat merkezi olurken, buradan tüm ülkedeki darbe faaliyetlerinin sevk ve idare edildiği, darbe girişimi sırasında Hava Kuvvetlerine yönelik harekatın da Akıncı Üssü'nden yönetildiği tespit edildi.

FETÖ'CÜ SALİM ZEYBEK İTİRAFÇI OLDU
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) MİT mahrem yapılanması içinde bulunan FETÖ'cü Salim Zeybek, sosyal medyadan yayımladığı video ile 15 Temmuz darbe girişiminin kilit isimlerinden biri olan Adil Öksüz'ü, "MİT'çi" olarak gösteren belgeyi kendisinin hazırladığını itiraf etti.

ADİL ÖKSÜZ'Ü MİT İLE BAĞLANTILI GÖSTEREN BELGE NASIL HAZIRLANDI?
'Ahmet' kod isimli, bir dönem MİT mahrem yapılanmasının sorumlusu olan, adını B.B. olarak bildiği bir FETÖ'cünün Amerika'dan mesaj attığını ve kendisine "Adil Öksüz haindir. Bizim onu MİT'le ilişkili göstermemiz lazım. Bu konuda bir çalışma yaptırıyorum. Hazırlanan bir belge var" dediğini aktaran Zeybek, "İşi bana gönderdiklerinde ben de üzerine buldum işte imzayı, işte şuydu buydu neyse ekleyerek birazda rötuş yaparak kendisine geri gönderdim, Twitter'da yayınlandı. Yayınlanan belge sahte bir belgedir" dedi.

FETÖ'cü Zeybek, yayımladığı videoda belgenin hazırlanma sürecini şu sözlerle anlattı:

"SAHTE BELGE TEDAVÜLE SOKULDU"
Bir dönem FETÖ'nün MİT mahrem yapısında bulundum. Sosyal Medya "Adil Öksüz'ün MİT'in angaje ettiği elemanlardan birini olduğunu gösteriyor" diye bir belge tedavüle sokuldu. Beni bir davada yaptığım konuya ilişkin tutanaklar da yayınlandı. Bu sebeple konuya ilişkin ilk ağızdan bilgilendirme yapmanın faydalı olacağını düşünüyorum.

"MİT İMAMI TALİMAT VERDİ"
İşte bu süreçte Amerika'da o dönem yaşadığını bildiğim "Ahmet" kod isimli, yine o dönem MİT mahrem yapılanmasının sorumlusu, kısaca adını ben B.B. diye ifade edeyim…Bu kişi bana mesajla ulaşarak Adil Öksüz haindir. Bizim onu MİT'le ilişkili göstermemiz lazım. Bu konuda bir çalışma yaptırıyorum. Yapılan bir belge var, hazırlanan bir belge var, buna imzalar, isimler ekleyerek Twitter'da yayınlamak istiyoruz dedi. Ben de "Abi hizmet ne zaman böyle İşler içine girdi, hep ayağımıza dolandı girmeyelim bu işe" dedim. İşte 15 Temmuz yaşanmış, hala böyle yalan dolan peşinde koşmayalım dedim ama dinletemedim.

SAHTE İMZA KOYDUM TWITTER'DA YAYINLANDI
Nihayetinde denilen işi bana gönderdiklerinde ben de üzerine buldum işte imzayı, işte şuydu buydu neyse ekleyerek birazda rötuş yaparak kendisine geri gönderdim, Twitter'da yayınlandı. "Adil Öksüz'ün MİT'in angaje etmiş olduğu elemanlardan birisi olduğunu gösterin belgedir" şeklinde lanse edilen belgenin hikayesi budur. Twiterda yayınlanan belge sahte bir belgedir. Ben vicdanımın sesini dinledim, hala dinliyordum…

FETÖ'cü Salim Zeybek itirafçı oldu: Adil Öksüz'ü MİT ile bağlantılı gösteren belge nasıl hazırlandı?

15 Temmuz hain darbe girişiminin üzerinden geçen 5 yılın ardından FETÖ içinde çözülmeler hız hazandı. FETÖ'nün MİT mahrem yapılanması içinde bulunan Salim Zeybek, 15 Temmuz darbe girişiminin kilit isimlerinden biri olan Adil Öksüz ile ilgili çarpıcı itiraflarda bulundu. Zeybek, Adil Öksüz’ün, "MİT’çi" olarak gösterildiği sahte belgeyi kendisinin hazırladığını itiraf etti. ‘Ahmet’ kod isimli, bir dönem MİT mahrem yapılanmasının sorumlusu olan bir FETÖ’cünün kendisine "Adil Öksüz'ü MİT’le ilişkili göstermemiz lazım" dediğini aktaran Zeybek, "Sahte belgeyi bana gönderdiklerinde üzerinde rötuş yaptım. Sonra Twitter'dan yayınlandı. Yayınlanan belge sahte bir belgedir" dedi.

SON DAKİKA | Başkan Erdoğan'dan millete seslenişte FETÖ'cülere flaş mesaj: Peşlerini bırakmayacağız
Giriş Tarihi: 15.07.2021 21:00 Güncelleme Tarihi: 15.07.2021 22:04
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nün 5. yıldönümünde millete seslendi. Erdoğan,"Dün başaramadılar, bugün başaramadılar yarın da inşallah baramayacaklar. Güçlü Türkiye'nin inşasına engel olamayacaklar. Bu büyük milletle dünyayı yerinden oynatırız" ifadelerini kullandı.
Son dakika haberi… Başkan Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz 2016'da FETÖ tarafından gerçekleştirilen kalleş darbe girişiminin 5. yılı sebebiyle "Ulusa Sesleniş" konuşması yaptı. Başkan Erdoğan, "Dün başaramadılar, bugün başaramadılar, yarın da inşallah başaramayacak, büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasına engel olamayacaklar." dedi. FETÖ'cülere ve yandaşlarına net bir mesaj veren Başkan Erdoğan, "Bu alçaklığın hesabını yakaladığımız, tespit ettiğimiz tüm hainlerden sorduk, sormaya devam edeceğiz. Öteki dünyada da bu iblis yoldaşlarının yakasına yapışacak, ruz-i mahşerde peşlerini bırakmayacağız" şeklinde konuştu.

Son dakika: Başkan Recep Tayyip Erdoğan 15 Temmuz FETÖ'cü darbe girişiminin yıldönümünde millete seslendi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla millete sesleniş konuşması yaptı. Erdoğan konuşmasında, FETÖ'cülerin ülkeye yaptığı ihaneti asla unutmayacaklarını vurgulayarak, "Bu alçaklığın hesabını, yakaladığımız, tespit ettiğimiz tüm hainlerden sorduk, sormaya da devam edeceğiz.Dün başaramadılar, bugün başaramadılar, yarın da inşallah başaramayacak, büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasına engel olamayacaklar." dedi. Cumhurbaşkanı ayrıca, "Kendi güvenlikleri için ülkemizi kalkan olarak kullandıklarını sananlar aslında bizim tarihe sahip çıktığımızı anlamıyor. Biz kendimiz için ne istiyorsak tüm coğrafyamız ve tüm insanlık için de aynısını istiyoruz." şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" dolayısıyla millete seslendi.
Erdoğan, milleti selamlayarak başladığı konuşmasında, bugün, devlet ve millet hayatının hem en alçak saldırısının, hem de en şanlı direnişlerinden birinin beşinci yıl dönümü olduğunu dile getirdi.

Sözlerine, "O gece 'Bedr'in aslanları kadar şanlı' mücadeleleri sırasında bir gül bahçesine girer gibi toprağa düşen 251 şehidimize Allah'tan rahmet dileyerek başlamak istiyorum." diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Her birinin hikayesi ayrı bir destan olan şehitlerimiz, 'gömelim gel seni tarihe' desek sığmayacak kahramanlıklarıyla, bu millete kefen biçenlere hak ettikleri dersi vermişlerdir. Peygamberlikten sonraki en şerefli makama, Rabb'imizin katında en yüksek mertebeye ulaşan şehitlerimize vefa borcumuzu, geride bıraktıkları emanetlerine sahip çıkarak ödemenin gayreti içindeyiz. Erkeği ve kadınıyla, genci ve yaşlısıyla, öğrencisi ve hocasıyla, işvereni ve işçisiyle, memuru ve esnafıyla, velhasıl her yaştan, her meslekten, her kesimden insanıyla, 'bu hayasızca akına gövdelerini siper ederek', sokakları ve meydanları doldurarak, gördükleri her yerde darbecilerin önlerini keserek, yeri geldiğinde önlerine katıp kovalayarak, anadan, yardan, evlattan, serden geçerek verdikleri mücadele sırasında gazilikle şereflenen kardeşlerimize de en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Hakk'a tapan milletimizin istiklal aşkı, hür yaşamış bayrağımızın nazlı dalgalanışı, yurdumuzun üzerinde ebediyen inleyecek ezanlarımızın sesi şahidimiz olsun ki; ülkemize ve milletimize yapılan ihaneti asla unutmayacağız."
Erdoğan'dan hainlere net mesaj: Başaramayacaksınız!

Erdoğan'dan hainlere net mesaj: Başaramayacaksınız!

"Bu alçaklığın hesabını yakaladığımız, tespit ettiğimiz tüm hainlerden sorduk, sormaya devam edeceğiz." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Öteki dünyada da bu iblis yoldaşlarının yakasına yapışacak, ruzi mahşerde peşlerini bırakmayacağız." ifadelerini kullandı.

DÜNYANIN EN SEFİL YARATIKLARI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz 2016 Cuma günü akşam saatlerinde başlayıp, ertesi gün milletin ayakları altında çiğnenerek sona eren darbe girişiminin, tarihteki yerini bir ibret vesikası olarak aldığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Nesiller boyunca milletimizin her bir ferdi, bu eşi benzeri olmayan ihaneti hatırladıkça, istiklalimize ve istikbalimize daha sıkı sarılacaktır. Ülkemiz, Cumhuriyet tarihi boyunca elbette pek çok darbeye, darbe girişimine, kalkışmaya, terör saldırısına maruz kalmıştır. Ama o gece yaşananlar bize, kendi devletine, kendi halkına, kendi insanına silah doğrultan, masumların kanını döken bu hainlerin nasıl dünyanın en sefil yaratıklarına dönüşebileceğini göstermiştir. Esasen, milletleri millet yapan unsurlardan biri de, tarihlerindeki bu tür acıyla, canla, kanla yoğrulmuş zaferlerdir. Bin yıllık vatanımızın dikensiz gül bahçesi olmadığını, neredeyse her günümüzü mücadeleyle geçirdiğimizi biliyoruz. Dünyanın her ülkesinin ve toplumun gözdesi bir coğrafyayı bin yıldır vatan kılmanın ve vatan olarak tutmanın bedelini ödüyoruz. Yakın çevremizde son 1-2 asırdır yaşananları gördüğümüzde, bu bedelin karşılığını birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi, devletimizi, geleceğimizi kurtarmak olarak aldığımız bir gerçektir. Geride bıraktığımız 8 yılda farklı görünümler altında yaşadığımız saldırılar, vatanımıza sahip çıkma mücadelemizin sürüp gideceğine işaret ediyor. PKK'sından DEAŞ'ına ve FETÖ'süne kadar envai kılıktaki terör örgütleri üzerinden tedavüle sürülen senaryoların amacı; ülkemize diz çöktürmek, milletimizi esir etmek, topraklarımızı yağmalamaktır."

"KARDEŞLİĞİMİZİ PEKİŞTİRDİLER"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'ye karşı içinde bulunduğu her uluslararası platformda sergilenen çifte standardın, aynı senaryonun bir diğer boyutu olduğunu vurgulayarak, "Binlerce, on binlerce kilometre öteden terörle mücadele bahanesiyle gelip, gönül coğrafyamızı kana ve gözyaşına bulayanlar, milyonarca insanın geleceklerini karartanlar, Türkiye'yi aynı akıbete ortak edememenin öfkesi içindedir. Kendi güvenlikleri ve konforları için ülkemizi kalkan olarak kullandıklarını sananlar, aslında bizim büyük bir medeniyet ve tarih mirasına sahip çıktığımızı anlamıyorlar, anlayamıyorlar. Bölgemizde barışı, huzuru, istikrarı, güvenliği sağlamak için gösterdiğimiz gayretler ve yaptığımız fedakarlıklar, esasen büyük ve güçlü Türkiye'nin inşası yolunda giderek güçlenen uyanışın ayak sesleridir." diye konuştu.

Gezi olaylarıyla sosyal çatlaklar oluşturmaya çalışanların, aslında milletin bünyesine birlik ve beraberlik aşısı yaptıklarını göremediklerini anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Darbe girişimleriyle millet iradesini ortadan kaldırmak suretiyle devletimize el koymak isteyenler, binlerce yıllık geleneğin son halkasını daha da perçinlediklerini fark edemediler. Terör örgütlerini kullanarak topraklarımızı tehdit edenler, bu yaptıklarıyla aslında kardeşliğimizi pekiştirdiklerini anlayamadılar. Doğudan batıya, kuzeyden güneye her istikamette, ülkemizi derin, tarihi ve kültürel ilişkilere sahip olduğu coğrafyalardan koparmaya kalkanlar, çok daha sağlam gönül bağları kurmamıza vesile olduklarının farkına varamadılar. Bizim sadece ve sadece, tüm insanlık adına dile getirdiğimiz hak ve adalet taleplerini kendilerininki gibi siyasi riyakarlık olarak görenler, mazlumların sesi, soluğu, umudu haline gelmemizin sırrını kavrayamadılar.

Tıpkı 15 Temmuz gecesi milletimizin, nasıl olup da dünyanın en modern savaş araçlarını çıplak elleriyle durdurduğunu anlayamadıkları gibi, ülkemizin diğer hususlardaki duruşunun sebebini de çözemediler. Halbuki biz sadece kendimiz için ne istiyorsak, tüm coğrafyamız için, tüm dostlarımız için, tüm insanlık için de aynısını istiyoruz. Bunu, başka niyetlerimizi gizlemek için değil, samimiyetle yaptığımız için de gittiğimiz her yerde hüsnü kabul görüyor, el üstünde tutuluyoruz. Dün Suriye'de bunu yaptık, Libya'da bunu yaptık, Karabağ'da bunu yaptık. Yarın da inşallah Afganistan'da ve başka yerlerde aynı ihlaslı ve hakkaniyetli duruşla kardeşlerimizin yanında olacağız."

"HAMDOLSUN MİLLETİMİZ BİZİ ANLIYOR, BİZE İSTİKAMET GÖSTERİYOR, BİZİMLE BİRLİKTE YÜRÜYOR"
"15 Temmuz sadece ülkemizde kendi istiklalimize ve istikbalimize sahip çıkmanın değil, aynı zamanda işte bu büyük vizyonun da sembolüdür." diyen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Tabii her husus gibi bu gerçek de, görmek isteyen gözler, duymak isteyen kulaklar, konuşmak isteyen diller, kavramak isteyen zihinler, sevinçle çarpmak isteyen kalpler, umutla dolmak isteyen gönüller için geçerlidir. Hamdolsun milletimiz bizi anlıyor, bize istikamet gösteriyor, bizimle birlikte yürüyor.

İşte bunun için ülkemizi esir almaya çalışan müstevlilere bir asır önce olduğu gibi 'Türkiye geçilmez' diyoruz. İşte bunun için milletimize karşı sinsi niyetler besleyen muhterislere 'başaramayacaksınız' diyoruz. Dün başaramadılar, bugün başaramadılar, yarın da inşallah başaramayacak, büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasına engel olamayacaklar. Varsın kim kiminle yürürse yürüsün. Bizim yoldaşımız milletimizdir. Bizim yoldaşımız, Malazgirt'ten İstanbul'un fethine, Çanakkale'den İstiklal Harbine, Kıbrıs çıkarmasından 15 Temmuz'a tüm şehitlerimizdir. Bizim yoldaşımız, her biri dünyaya bedel mücadele azmiyle dolu gazilerimizdir. Bizim yoldaşımız, aksakallı dedelerimizin, beyaz tülbentli ninelerimizin gözyaşları içinde ettikleri dualarıdır.
Bizim yoldaşımız, dünyanın dört bir yanında kalbini ve gözlerini bize dikmiş mazlumların umutlarıdır. Bizim yoldaşımız, kendileri ve ülkeleri için kalpleri kıpır kıpır heyecan dolu, proje dolu, istikametlerini 2053'e çevirmiş gençlerimizdir, çocuklarımızdır. Gerisi laf-ı güzaftır. Hani Arşimet, 'bana bir kaldıraç verin dünyayı yerinden oynatayım' diyor ya… Biz de diyoruz ki, işte bu büyük milletle dünyayı da yerinden oynatırız, cihana da hükmederiz, evrene de sesimizi duyururuz. Rabb'im yar ve yardımcımız olsun."

"Rabb'im bizleri bir daha 15 Temmuz gibi ihanetlerle imtihan etmesin diyoruz. Rabb'im ülkemizi ve milletimizi muhafaza eylesin diyoruz. Rabb'im her işimizi kolay kılsın, her gayretimizi hedefine ulaştırsın diyoruz" şeklinde konuşun Erdoğan, "Bu düşüncelerle sözlerime son verirken salı günü vasıl olacağımız Kurban Bayramı'nızı şimdiden tebrik ediyorum. Rabb'imden, bu mübarek günler hürmetine milletimizi, Müslümanları ve tüm insanlığı felaha kavuşturmasını diliyorum. Hepinize sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum.Kalın sağlıcakla." dedi.

"RABBİM BİZLERİ BİR DAHA 15 TEMMUZ GİBİ İHANETLERLE İMTİHAN ETMESİN DİYORUZ"

Erdoğan, "15 Temmuz sadece ülkemizde kendi istiklalimize ve istikbalimize sahip çıkmanın değil, aynı zamanda işte bu büyük vizyonun da sembolüdür. Tabii her husus gibi bu gerçek de, görmek isteyen gözler, duymak isteyen kulaklar, konuşmak isteyen diller, kavramak isteyen zihinler, sevinçle çarpmak isteyen kalpler, umutla dolmak isteyen gönüller için geçerlidir. Hamdolsun milletimiz bizi anlıyor, bize istikamet gösteriyor, bizimle birlikte yürüyor. İşte bunun için ülkemizi esir almaya çalışan müstevlilere bir asır önce olduğu gibi 'Türkiye geçilmez' diyoruz. İşte bunun için milletimize karşı sinsi niyetler besleyen muhterislere 'başaramayacaksınız' diyoruz. Dün başaramadılar, bugün başaramadılar, yarın da inşallah başaramayacak, büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasına engel olamayacaklar. Varsın, kim kiminle yürürse yürüsün. Bizim yoldaşımız milletimizdir. Bizim yoldaşımız, Malazgirt'ten İstanbul'un fethine, Çanakkale'den İstiklal Harbine, Kıbrıs çıkarmasından 15 Temmuz'a tüm şehitlerimizdir. Bizim yoldaşımız, her biri dünyaya bedel mücadele azmiyle dolu gazilerimizdir. Bizim yoldaşımız, aksakallı dedelerimizin, beyaz tülbentli ninelerimizin gözyaşları içinde ettikleri dualarıdır. Bizim yoldaşımız, dünyanın dört bir yanında kalbini ve gözlerini bize dikmiş mazlumların umutlarıdır. Bizim yoldaşımız, kendileri ve ülkeleri için kalpleri kıpır kıpır heyecan dolu, proje dolu, istikametlerini 2053'e çevirmiş gençlerimizdir, çocuklarımızdır. Gerisi laf-ı güzaftır. Hani Arşimet, 'bana bir kaldıraç verin dünyayı yerinden oynatayım' diyor ya… Biz de diyoruz ki, işte bu büyük milletle dünyayı da yerinden oynatırız, cihana da hükmederiz, evrene de sesimizi duyururuz. Rabbim yar ve yardımcımız olsun. Rabbim bizleri bir daha 15 Temmuz gibi ihanetlerle imtihan etmesin diyoruz. Rabbim ülkemizi ve milletimizi muhafaza eylesin diyoruz. Rabbim her işimizi kolay kılsın, her gayretimizi hedefine ulaştırsın diyoruz" şeklide konuştu.

Erdoğan, "Bu düşüncelerle sözlerime son verirken Salı günü vasıl olacağımız Kurban Bayramınızı şimdiden tebrik ediyorum. Rabbim'den, bu mübarek günler hürmetine milletimizi, Müslümanları ve tüm insanlığı felaha kavuşturmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.
15 TEMMUZ'UN 5. YILINDA MİLLETE SESLENDİ
İSTANBUL'DA 15 TEMMUZ'A ÖZEL GÖSTERİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" dolayısıyla millete seslendi.
Erdoğan, milleti selamlayarak başladığı konuşmasında, bugün, devlet ve millet hayatının hem en alçak saldırısının, hem de en şanlı direnişlerinden birinin beşinci yıl dönümü olduğunu dile getirdi.