Bin yıldaki en büyük ihanet: 100 pilottan 95'i onlardandı!

Bin yıldaki en büyük ihanet: 100 pilottan 95'i onlardandı!

Giriş Tarihi: 19.07.2021  12:19 Güncelleme Tarihi: 19.07.2021 12:49

15 Temmuz Hain Darbe Girişimi’ne karşı ilk soruşturmayı açan, dönemin Ankara Cumhuriyet Başsavcısı, Yargıtay Üyesi Harun Kodalak, “Türkiye Cumhuriyeti ordusu pilotlarının yüzde 95'i FETÖ'cüdür o dönemde. Biz bunu ispatladık.” dedi.

Fetullahçı  Terör Örgütü'nün ( FETÖ) 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi’ne karşı ilk soruşturmayı açan, dönemin Ankara Cumhuriyet Başsavcısı, Yargıtay Üyesi Harun Kodalak, FETÖ'nün 40 yıllık büyük bir organizasyon olduğunu, arkasında da muhakkak dış güçlerin ve güçlü istihbarat servislerinin bulunduğunu dile getirdi.

“BİN YILDAKİ EN BÜYÜK İHANET”

Darbe girişimini, “Türk milletinin Anadolu topraklarındaki son bin yıl içinde yaşadığı en büyük ihanet.” olarak niteleyen Kodalak, “Allah bir daha bu millete, bu devlete böyle ihanetler yaşatmasın.” ifadelerini kullandı.

FETÖ'nün din kisvesi altında bir terör örgütü gibi yapılandığını aktaran Kodalak, “Din kisvesi altında yapılanıp gerçekte, Türk milletini ve Türk devletini yok etme projesiydi.” diye konuştu. Kodalak, “Pensilvanya'daki örgüt elebaşının kendi ifadesiyle, 40 yıl 'ilmek ilmek' dokudular.

Bin yıldaki en büyük ihanet: 100 pilottan 95’i onlardandı!

Fetullahçı  Terör Örgütü’nün ( FETÖ) 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi’ne karşı birinci soruşturmayı açan, periyodun Ankara Cumhuriyet Başsavcısı, Yargıtay Üyesi Harun Kodalak, FETÖ’nün 40 senelik büyük bir düzen bulunduğunu, ardında da kesinlikle dış güçlerin ve kuvvetli danışma servislerinin bulunduğunu lisana getirdi.

“BİN YILDAKİ EN BÜYÜK İHANET”

Darbe teşebbüsünü, “Türk milletinin Anadolu topraklarındaki son bin yıl içinde yaşamış olduğu en büyük ihanet.” olarak niteleyen Kodalak, “Tanrı tekrar bu millete, bu devlete bu türlü ihanetler yaşatmasın.” tabirlerini kullandı.

FETÖ’nün din kisvesi altında bir terör örgütü şeklinde yapılandığını aktaran Kodalak, “Din kisvesi altında yapılanıp gerçekte, Türk milletini ve Türk devletini yok etme projesiydi.” diye konuştu. Kodalak, “Pensilvanya’daki teşkilat elebaşının kendi tabiriyle, 40 yıl ‘ilmek ilmek’ dokudular.

Devlet içinde o denli oldukca güçlendiler ki tabiri caizse minik bir fiske darbesiyle devleti yıkabilecek güce ulaştılar.” dedi. Hain darbe teşebbüsü esnasında FETÖ’cülere karşı açtığına soruşturmaya değinen Kodalak, kelamlarını şu şekilde sürdürdü;

“Bu nitekim o gecenin en kıymetli kırılma noktalarından biridir. O esnaya kadar darbe teşebbüsü başlamış. Yetkili bir makamdan darbeye karşı koyacak kolluk kuvvetlerine karşı verilmiş birinci talimattır. Bu manada birinci refleksidir. Ben Ankara Başsavcısıydım, soruşturma, gözaltı sonucu verme yetkisi bendeydi. Ben de o misyonu, tarih önünde, milletin önünde yerine getirdim.

HAİN ÖRGÜT TARİHTEKİ YERİNİ ALACAK 

15 Temmuz Davası’nın iddianamesinden örnek veren Kodalak, “Hava Kuvvetleri yapılanmasının, Türkiye Cumhuriyeti ordusu pilotlarının yüzde 95’i FETÖ’cüdür o periyotta. Biz bunu ispatladık. Bu; informasyon, dokümanlara dayalıdır.” bilgisini verdi.

FETÖ ile savaşım mevzusuna da değinen Kodalak, 15 Temmuz’dan sonrasında kripto FETÖ’cülerin çıktığını anımsatarak, “Devletimiz oldukca güçlüdür. Tahminen uzun sürer fakat eninde sonunda bu hain fitne örgütü, zaman içinde tarihteki o iğrenç yerini alacaktır. Hasan Sabbah’ın almış olduğu suretiyle bu hainle bir arada başka hainler de alacaktır.” değerlendirmesine bulunmuş oldu.

Devlet içinde o kadar çok güçlendiler ki tabiri caizse küçük bir fiske darbesiyle devleti yıkabilecek güce ulaştılar.” dedi. Hain darbe girişimi sırasında FETÖ’cülere karşı açtığına soruşturmaya değinen Kodalak, sözlerini şöyle sürdürdü;

“Bu gerçekten o gecenin en önemli kırılma noktalarından biridir. O esnaya kadar darbe teşebbüsü başlamış. Yetkili bir makamdan darbeye karşı koyacak kolluk kuvvetlerine karşı verilmiş ilk talimattır. Bu anlamda ilk refleksidir. Ben Ankara Başsavcısıydım, yakalama, gözaltı kararı verme yetkisi bendeydi. Ben de o görevi, tarih önünde, milletin önünde yerine getirdim.

HAİN ÖRGÜT TARİHTEKİ YERİNİ ALACAK 

15 Temmuz Davası’nın iddianamesinden örnek veren Kodalak, “Hava Kuvvetleri yapılanmasının, Türkiye Cumhuriyeti ordusu pilotlarının yüzde 95'i FETÖ'cüdür o dönemde. Biz bunu ispatladık. Bu; bilgi, belgelere dayalıdır.” bilgisini verdi.

FETÖ ile mücadele konusuna da değinen Kodalak, 15 Temmuz'dan sonra kripto FETÖ'cülerin çıktığını anımsatarak, “Devletimiz çok güçlüdür. Belki uzun sürer ama eninde sonunda bu hain fitne örgütü, zaman içinde tarihteki o kötü yerini alacaktır. Hasan Sabbah'ın aldığı gibi bu hainle beraber diğer hainler de alacaktır.” değerlendirmesine bulundu.

KAYNAK: DİRİLİŞ POSTASI

Son dakika: FETÖ'nün kumpas merkezi ortaya çıktı!

Giriş Tarihi: 18.07.2021  08:19 Güncelleme Tarihi: 18.07.2021 08:49

Ergenekon, Balyoz ve Zirve Yayınevi gibi kumpas operasyonlarının zemini, FETÖ'cü Ali Fuat Yılmazer tarafından kurulan C-5 kumpas bürosunda hazırlandı. tanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesince hazırlanan gerekçeli kararda İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer tarafından gizli kurulan C-5 bürosunun nasıl oluşturulduğu ve hangi faaliyetlerde bulunduğu da deşifre edildi.

Son dakika haberine göre: İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesince hazırlanan gerekçeli kararda İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer tarafından gizli kurulan C-5 bürosunun nasıl oluşturulduğu ve hangi faaliyetlerde bulunduğu da deşifre edildi. Ergenekon, Balyoz, Zirve Yayınevi gibi benzeri kumpas operasyonlarının alt yapısı, 2006’dan itibaren FETÖ’cü Ali Fuat Yılmazer’in kurucusu olduğu ‘kumpas’ bürosunda hazırlandı.

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesiyle ilgili kamu görevlilerinin yargılandığı davanın 4 bin 532 sayfalık gerekçeli kararına, o dönem İstihbarat Daire Şubesi'nde C Şube Müdürü olan Ali Fuat Yılmazer'in yasadışı kurduğu 'C-5' bürosunun nasıl faaliyet gösterdiğine ilişkin bilgiler damga vurdu.

FETÖ'nün kumpas merkezi: C-5 Büro

Ergenekon, Balyoz ve Zirve Yayınevi gibi kumpas operasyonlarının zemini, FETÖ'cü Ali Fuat Yılmazer tarafından kurulan C-5 kumpas bürosunda hazırlandı. tanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesince hazırlanan gerekçeli kararda İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer tarafından gizli kurulan C-5 bürosunun nasıl oluşturulduğu ve hangi faaliyetlerde bulunduğu da deşifre edildi. Karara göre Yılmazer, büroyu 1 Haziran 2006'da mevzuata aykırı bir şekilde kurdu. Gizli büroya sadece komiser ve komiser yardımcılarından özel oluşturulmuş bir ekip girebiliyordu.

BAŞINA ANGIN'I GETİRDİ
Yılmazer'in 'kumpas' bürosuna polis memurlarının girmesi yasaktı. Hrant Dink, Rahip Santoro cinayeti, Zirve Yayınevi cinayetleri, Ergenekon ve diğer önemli tüm olaylarla bu büro ilgilendi. Büronun başında komiser rütbesiyle Yılmaz Angın bulunuyordu. Ayrıca Mehmet Akif Yılmaz, Ömer Faruk Kartın, Serkan Şahan ve Hamdi Egbatan komiser ve komiser yardımcıları olarak görev yaptı.

22 BİN 219 EVRAK
Büro, Haziran 2006'dan 23 Mayıs 2012'ye kadar illegal bir şekilde çalışma yürüttü. C-5 bürosunun illegal çalıştığı 6 yıllık dönem içerisinde, Dink cinayeti ile ilgili 62, Ergenekon'la ilgili 131, Malatya Zirve Yayıncılık cinayeti ile ilgili 79, helikopter kazasıyla hayatını kaybeden Büyük Birlik Partisi lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümü ile ilgili 69, aşırı sağ faaliyetler, etnik gerginlikler, milli hassasiyetleri istismar faaliyetleri ile ilgili 21 bin 886 adet olmak üzere 22 bin 219 adet evrakın düşümü yapıldı.

BAŞINA ANGIN'I GETİRDİ

Yılmazer'in 'kumpas' bürosuna polis memurlarının girmesi yasaktı. Hrant Dink, Rahip Santoro cinayeti, Zirve Yayınevi cinayetleri, Ergenekon ve diğer önemli tüm olaylarla bu büro ilgilendi. Büronun başında komiser rütbesiyle Yılmaz Angın bulunuyordu. Ayrıca Mehmet Akif Yılmaz, Ömer Faruk Kartın, Serkan Şahan ve Hamdi Egbatan komiser ve komiser yardımcıları olarak görev yaptı.

22 BİN 219 EVRAK

Büro, Haziran 2006'dan 23 Mayıs 2012'ye kadar illegal bir şekilde çalışma yürüttü. C-5 bürosunun illegal çalıştığı 6 yıllık dönem içerisinde, Dink cinayeti ile ilgili 62, Ergenekon'la ilgili 131, Malatya Zirve Yayıncılık cinayeti ile ilgili 79, helikopter kazasıyla hayatını kaybeden Büyük Birlik Partisi lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümü ile ilgili 69, aşırı sağ faaliyetler, etnik gerginlikler, milli hassasiyetleri istismar faaliyetleri ile ilgili 21 bin 886 adet olmak üzere 22 bin 219 adet evrakın düşümü yapıldı.

KUMPAS BURADA HAZIRLANDI