Başkan Erdoğan'dan son dakika Kanal İstanbul açıklaması: Montrö ile yakından uzaktan alakası yok

Başkan Erdoğan'dan son dakika Kanal İstanbul açıklaması: Montrö ile yakından uzaktan alakası yok

Giriş Tarihi: 14.4.2021  15:51 Son Güncelleme: 14.4.2021  18:49

Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi'nde gençlerle bir araya gelen Başkan Erdoğan, "Montrö ile yakından uzaktan alakası olmayan böyle bir Kanal İstanbul bizi çok daha huzurlu, rahat kılacaktır." dedi. Erdoğan, "(Kanal İstanbul Projesi ile) İstanbul büyük zenginliğe kavuşmuş olacak, İstanbul Boğazı da çevrecilik açısından ciddi manada rahatlayacak." açıklamasında bulundu.

Erdoğan hadsiz bir bildiri yayınlayan 104 amiral ile ilgili, "Çok bu işi seviyorsanız kalkarsınız siyasete soyunursunuz. Cumhurbaşkanı olarak ordunun başkomutanıyım. 104 emekli olarak böyle bir açıklamayı nasıl yapıyorsunuz? Bu özgürlüğünüzle alakalı değil." dedi. Öte yandan Başkan Erdoğan, kendisi hakkında sarf edilen hadsiz iftiralara ilişkin "İtalya Başbakanı'nın yapmış olduğu açıklama tam bir densizliktir, tam bir terbiyesizliktir." dedi.

Son dakika haberine göre Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Millet Kütüphanesi'nde gençlerle bir araya geldi.

"KANAL İSTANBUL'UN MONTRÖ İLE UZAKTAN YAKINDAN ALAKASI YOK"

Erdoğan'a, Kanal İstanbul'un Türkiye için avantajlarının neler olacağı, Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nden çıkılıp çıkılmayacağı soruldu.

Başkan Erdoğan, Kanal İstanbul'un Montrö ile alakasının olmadığını belirterek şunları söyledi:

"42-43 km uzunluğu olan bie kanal burası. Bu kanalda Kradeniz'i Marmara'ya bağlıyoruz. Bununla birlikte Karadeniz'de ve Marmara tarafında gelen gemilerin oralarda bekleme veya beklememe süreleri bizim kudretimizde. Bunun Montrö ile yakından uzaktan bir alakası da yok. Montrö, İstanbul Boğazı ile alakalı bir sözleşmeydi."

"KENDİ EGEMENLİĞİMİZİ TAMAMEN TESİS ETTİĞİMİZ ESER KAZANDIRIYORUZ"
Erdoğan, Kanal İstanbul ile kendi egemenliğimizin tesis edileceğinin altını çizdi:

"Dolayısıyla burada kendi bağımsızlığımızı, kendi egemenliğimizi tamamen tesis ettiğimiz eser kazandırıyoruz. Montrö ile yakından uzaktan alakası olmayan Kanal İstanbul bizi çok daha huzurlu, rahat kılacak.

Kanal İstanbulumuzu İstanbul'a kazandırdığımızda İstanbul çok çok büyük bir zenginliğe kavuşmuş olacak."

"ANKARA SÖZLEŞMESİ İLE YOLA DEVAM EDERİZ"
Başkan Erdoğan, İstanbul Sözleşmesi'nin feshi ile ilgili sorulan soruya da şu yanıtı verdi:

"İstanbul Sözleşmesi uygulaması itibarıyla ne ülkemizde ne dünyada özellikle kadın haklarına saygıyı getirmedi. Şu anda Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği ülkelerinden de 11 tanesi bundan çekilme arifesinde. Kadına şiddeti bizim anayasamız reddediyor.

Burada bizim üzerinde durmamız gereken Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair yasa. Bu zaten var. Biz burada öyle bir dinin mensubuyuz ki bizim dinimizde kadına şiddet haramdır. Böyle bir sözleşmeye illa ihtiyacımız varsa, biz bunun daha adilini, daha güzelini, daha güçlüsünü Ankara Sözleşmesi diye bir sözleşme hazırlarız, onunla birlikte yola devam ederiz."

"SİZ 104 EMEKLİ OLARAK BÖYLE BİR AÇIKLAMAYI NASIL YAPIYORSUNUZ?"
Darbe imalı bildiri süreciyle ilgili yargıyı adres gösteren Erdoğan şöyle konuştu:
"Askerin emeklisi veya emekli olmayanı olmaz. Asker askerdir. Ben de şu anda Cumhurbaşkanı olarak bu ordunun Başkomutanıyım. Siz 104 emekli olarak böyle bir açıklamayı nasıl yapıyorsunuz? Bu sizin özgürlüğünüzle alakalı bir konu değil ki. Zaten içinizde alışkanlık haline getirmiş olanlar var. Bu işi seviyorsanız siyasete soyunursunuz, ama kalkıp da bunu 104 tane koordine olan, aynı düşünce kalıbı içerisinde böyle bir metnin ortaya konulmasını bir Başkomutan, Cumhurbaşkanı olarak, ülkemin birlik, beraberlik, huzuru noktasında bunu teminden sorumlu insan olarak bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bundan sonraki süreç zaten yargıya ait süreçtir."

'EN ÇOK İSTİHDAMI BİZ YAPTIK'
Başkan Erdoğan, istihdamda planlama sorunu olup olmadığına ilişkin soru üzerine işsizlikte iyi bir noktaya geldiklerini belirtti. Ekonomik sıkıntıların yaşandığı dönemde yüzde 13 civarında bir işsizlik olduğunu belirten Erdoğan, "Bu ciddi bir artış değil. Turizmde çok çok iyi bir konumdaydık. Fakat kovid meselesiyle turizmdeki düşüş ister istemez istihdamı da olumsuz etkiledi. En çok istihdamı yapan bizim iktidarımız, ciddi istihdamlar yaptık. Hem sağlıklı hem engelli konusunda ciddi istihdamlar yaptık. İş kalifikasyona geliyor; kalite, kalifikasyon konusunda kendisini ispatlıyorsa bir genç iş bulur" diye konuştu.

"YUNANİSTAN'IN BİZİM HAKLARIMIZ GİBİ HAKKI YOK"
Akdeniz'deki durumla ilgili gelen soruya da yanıt veren Başkan Erdoğan, "Biz çok ciddi sıçramaları Libya ile yaptığımız anlaşma ile attık. Türkiye Libya ile gerek sismik, gerekse sondaj çalışmalarına yönelik bir kararlılık ortaya koydu. Burada biz Libya ile ortak sismik araştırma da yaparız sondaj da yaparız. Burada Yunanistan rahatsız oldu çünkü onlarda bu imkanlar yok. Burada Yunanistan'ın bizim haklarımız gibi hakları da yok. Doğu Akdeniz'deki tüm çatışmalarda eğer yumuşak üslubumuz olamasaydı durum farklı yere giderdi" dedi.

"DÜNYADA AŞILAMADA 6. SIRADAYIZ"
Türkiye'nin KOVİD-19 ile mücadelesini ve 20 milyona yaklaşan aşılama sürecini değerlendiren Başkan Erdoğan, "Bilim Kurulu hangi kararı aldıysa biz onu uyguluyoruz. Aşı konusunda dünyada 6. sırada yer alıyoruz. Aşılamada iyi bir konumdayız. Dünyada örnek sayılacak ülkelerden bir tanesi konumundayız." ifadelerini kullandı.

SON DAKİKA: FETÖ'nün mahrem imamı 900 kişilik X listesini deşifre etti! Dikkat çeken kodlama sistemi

Giriş Tarih: 13.04.2021 07:24 Son Güncelleme: 13.04.2021 07:40

Son dakika haberi! FETÖ’nün mülkiye yapılanması soruşturmasında ifade veren mahrem imam M.B., aralarında vali, vali yardımcısı ve kaymakamların da yer aldığı 900 kişilik ‘X’ listesini deşifre etti: Örgüt üyesi mülki amirler X işaretiyle gösterilirdi. Listenin yarısı böyle kodlanmıştı. Türkiye'de bulunan o dönem vali, vali yardımcısı ve kaymakamların isimleri vardı.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) mülkiye yapılanması soruşturmasında ifade veren mahrem imam M.B., 52 vali yardımcısı ve kaymakamla yaklaşık 900 kişinin isminin bulunduğu 'X' listesini deşifre etti.

FARKLI CEMAATLER VE SOL GRUPLAR
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu'nca yürütülen soruşturmada etkin pişmanlıktan yararlanan ve itirafçı olan M.B. ifadesinde kaymakam ve vali yardımcılarının kendilerini belli etmemeleri için farklı cemaat toplantılarına ve sol grupların aktivitelerine dahil ettiklerini söyledi.

900 KİŞİLİK LİSTE
Yapılanmanın yönetim şemasını açıklayan M.B. Türkiye'de 2014'te örgütle bağlantısı olan vali, vali yardımcısı ve kaymakamın bulunduğu yaklaşık 900 kişilik bir liste olduğunu belirterek şunları söyledi: "Mülki idarecilerin tamamının bulunduğu bir liste vardı. Bu listeyi İçişleri Bakanlığı'nda görevli Ö.D. isimli şahıs, A.B'ye verirdi. Listede güncel olarak vali, vali yardımcıları ve kaymakamların genel bilgileri ile fotoğrafları vardı. Bu bilgiler Mehmet kod tarafından X listesine dönüştürülüyordu. Bir sütunda mülki idare amirlerinin görüşleri yazılır, örgüt mensubu ise X işareti koyulurdu.

O DÖNEM VALİ, VALİ YARDIMCISI VE KAYMAKAMLARIN İSİMLERİ VARDI
Örgütten ayrılan veya mesafe koyanlar için ise 'ilgi grubu' anlamına gelen XX işareti konulurdu. İkinci sütunda ise amirlerin kişisel bilgileri ile mesleki bilgileri yer alıyordu. Kısa bir süreliğine bu listenin sorumluluğunu yaptım. Tahminimce listede X işaretli örgüt mensupları listenin yarısına yakındı. Liste yaklaşık 900 kişilikti. Türkiye'de bulunan o dönem vali, vali yardımcısı ve kaymakamların isimleri vardı"

15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNİN ARDINDAN DÖKÜMANLAR İMHA EDİLDİ
Sabah'ı haberine göre, Ankara, Bolu, Çankırı, Kırıkkale ve Nevşehir gibi illerin vali yardımcılarını ve kaymakamlarını deşifre eden M.B., "Mümkün olanların farklı cemaatler içerisinde bulunmaları ve bu cemaatlerin toplantılarına katılmaları, farklı görüşü benimseyenlerin hangi görüşe yakınsa bu yapının aktivitelerine katılması, sol görüşlü parti söylemlerinde bulunmaları yani 'renklendirme' yapılması istenirdi" diye konuştu. İletişimi operasyonel hat, büfe ve ankesörlü hatlar ile ByLock üzerinden gerçekleştirdiklerini kaydeden M.B., 15 Temmuz darbe girişiminin hemen sonrasında örgüte ait haberleşme programı ve dokümanların bulunduğu bilgisayarını imha ettiğini ifade etti.

FETÖ'ye yönelik İzmir merkezli operasyon! Aralarında muvazzaf askerlerin ve polislerin de olduğu 84 şüpheli..

Giriş:13.04.2021 01:12 Son Güncelleme: 13.04.2021 01:24.

Son dakika haberi... 15 Temmuz'da ülkeyi işgale kalkışan Fetullahçı Terör Örgütü'ne operasyonlar sürüyor. Savcılık talimatıyla aralarında muvazzaf askerlerin de olduğu 84 şüphelinin gözaltına alınması için İzmir Emniyet Müdürlüğü İstihbarat, Terörle Mücadele, Mali Suçlarla Mücadele, Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ile İl Jandarma Komutanlığı tarafından İzmir ve farklı illerde eş zamanlı operasyon başlatıldı.

15 Temmuz'da ülkeyi işgale kalkışan Fetullahçı Terör Örgütü'ne operasyonlar sürüyor.

İzmir'de FETÖ'ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, örgüt mensubu olduğu ileri sürülen 84 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Şüphelilerin yakalanması için kolluk kuvvetlerince operasyon başlatıldı.

MUVAZZAF ASKER VE POLİSLER
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ silahlı terör örgütüne yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, örgüt mensubu olduğu ileri sürülen 29'u Kara Kuvvetleri, 7'si Hava Kuvvetleri, 4'ü Deniz Kuvvetleri, 14'ü Jandarma Genel Komutanlığı'na mensup olup; 3'ü yüzbaşı, 6'sı teğmen, 7'si üsteğmen, 34'ü astsubay, 4'ü uzman çavuş rütbesinde olan 42 muazzaf asker ve 10'u darbe girişimi sonrası ilişikleri kesilen askeri okul öğrencisi olmak üzere toplam 64 askeri personel ile ayrıca 14'ü aktif görevde olduğu öğrenilen 20 polis memuru hakkında gözaltı kararı verildiği öğrenildi.

EŞ ZAMANLI OPERASYON BAŞLADI
Savcılık talimatıyla 84 şüphelinin gözaltına alınması için İzmir Emniyet Müdürlüğü İstihbarat, Terörle Mücadele, Mali Suçlarla Mücadele, Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ile İl Jandarma Komutanlığı tarafından İzmir ve farklı illerde eş zamanlı operasyon başlatıldı.

FETÖ'cü itirafçı oldu! Hainler devlet kurumlarına böyle sızmış!

 Giriş:13.01.2020 11:16 Son Güncelleme: 13.01.2020 11:20

FETÖ’nün 17/25 Aralık kumpasında devlete sızarken ifşa olmamak için kullandığı renklendirme taktiğinin imamlar tarafından yürütüldüğü ortaya çıktı. Edinilen son dakika bilgilerine göre, renklendirme imamlarının talimatlarıyla devlet kurumlarına sızmaya çalışılmış.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün 17-25 Aralık 2013 yargı darbesi girişimi sonrasında devlete sızarken deşifre olmamak için icat ettiği renklendirme taktiğini imamlar vasıtasıyla yürüttüğü ortaya çıktı. SABAH'ın edindiği bilgilere göre örgüt, renklendirme imamlarının talimatlarıyla kritik devlet kurumlarına ve farklı dini grupların içine sızmaya çalıştı.

Örgütün kontrolündeki militanları farklı grup ve cemaatlerin içerisine soktuğu, bu gruplar vasıtasıyla devlette yapılanma çabasına girdiği tespit edildi. Aynı yöntemin MİT mahrem yapılanması için de yürütüldüğü anlaşıldı. Bu yönteme örgüt jargonunda 'renklendirme taktiği' denildiği biliniyor.

Örgütün renklendirme imamlarının çalışmaları itirafçı olan istihbarat mahrem imamlarından Salim Zeybek deşifre etti. Zeybek ayrıca MİT yapılanması içerisinde Fatih Cengiz isimli örgüt mensubunun renklendirme çalışması yürütmeye çalıştığını söyledi.

'BEN DE RENKLENDİRME YAPTIM'
Salim Zeybek ifadesinde şu kritik itiraflarda bulundu:

"FETÖ/PDY tarafından 17-25 Aralık 2013 tarihi sonrasında renklendirme yapıldığını, bu konuda örgüt mensuplarına talimat verildiğini biliyorum. Ben de renklendirme çalışması kapsamında Erenköy Cemaati'nin mahalledeki sohbetlerine ve kandil gibi etkinliklerine katılmıştım.

MİT mahrem yapılanması içerisinde Fatih Cengiz isimli örgüt mensubunun renklendirme çalışması yürüttüğünü biliyorum. Bu kapsamda MİT'e alınacak kişilerle ilgili renklendirme yapıldığını, bu kişilerin farklı dini grupların ve cemaatlerin içerisine sokulduğunu, o cemaatlerden gibi gösterildiğini, bu bağlantı sayesinde MİT'e eleman olarak alınmaya çalışıldıklarından haberdarım. Fatih Cengiz'in hâlihazırda Almanya'da olduğunu biliyorum."

KARLOV'UN KATİLİ DE RENKLENDİRME YAPMIŞ
Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov'un öldürülmesi ile ilgili hazırlanan iddianamede, suikastı gerçekleştiren Mevlüt Mert Altıntaş'ın arkadaşı Sercan Başar ile birlikte S.D. isimli bir vakıf içerisinde saklandığı ve bu vakıf içerisinden FETÖ'ye bilgi aktarımında bulunduğu bilgisine yer verilmişti.

İddianamede Altıntaş'ın FETÖ üyesi olduğu belirtilerek şu satırlara yer verilmişti: "Altıntaş'ın bu örgütün toplantılarına katıldığı, örgüt liderinin kitaplarını okuduğu, videolarını izlediği kesin olarak belirlenmiştir."

Altıntaş'ın da bunu yaparken örgüt içerisindeki 'renklendirme taktiği'ni kullandığı belirlendi. FETÖ tarafından özel olarak eğitilen ve kripto tabir edilen örgüt mensuplarından birisi olduğu kaydedilen Altıntaş'ın örgüt içerisinde Şahin Söğüt adında bir 'mahrem imamı' bulunuyordu. (Sabah)

Almanya terör yuvası haline geldi! FETÖ'cülerin yüzde 74'ünü kabul etti!

Fetullah Gülen yazılarında 10 farklı kod adı kullanmış!

KPSS sorularını sızdırmışlardı! O FETÖ'cülere hapis cezası

Edirne sınır hattı FETÖ'cülerin kaçış mekanı oldu! 3,5 yılda 1086 FETÖ'cü...

Son dakika... FETÖ'nün X listesi deşifre oldu: 900 kişilik yapılanmayı itiraf etti...

Giriş Tarihi: 13.4.2021  07:01Son Güncelleme: 13.4.2021  07:03

Dilhan Dumanoğlu Sabah

Gelen son dakika haberine göre; FETÖ’nün mülkiye yapılanması soruşturmasında ifade veren mahrem imam M.B., aralarında vali, vali yardımcısı ve kaymakamların da yer aldığı 900 kişilik ‘X’ listesini deşifre etti: Örgüt üyesi mülki amirler X işaretiyle gösterilirdi. Listenin yarısı böyle kodlanmıştı

Son dakika haberi... Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) mülkiye yapılanması soruşturmasında ifade veren mahrem imam M.B., 52 vali yardımcısı ve kaymakamla yaklaşık 900 kişinin isminin bulunduğu 'X' listesini deşifre etti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu'nca yürütülen soruşturmada etkin pişmanlıktan yararlanan ve itirafçı olan M.B. ifadesinde kaymakam ve vali yardımcılarının kendilerini belli etmemeleri için farklı cemaat toplantılarına ve sol grupların aktivitelerine dahil ettiklerini söyledi.

900 KİŞİLİK LİSTE

Yapılanmanın yönetim şemasını açıklayan M.B. Türkiye'de 2014'te örgütle bağlantısı olan vali, vali yardımcısı ve kaymakamın bulunduğu yaklaşık 900 kişilik bir liste olduğunu belirterek şunları söyledi:

Mülki idarecilerin tamamının bulunduğu bir liste vardı. Bu listeyi İçişleri Bakanlığı'nda görevli Ö.D. isimli şahıs, A.B'ye verirdi. Listede güncel olarak vali, vali yardımcıları ve kaymakamların genel bilgileri ile fotoğrafları vardı. Bu bilgiler Mehmet kod tarafından X listesine dönüştürülüyordu. Bir sütunda mülki idare amirlerinin görüşleri yazılır, örgüt mensubu ise X işareti koyulurdu.

Örgütten ayrılan veya mesafe koyanlar için ise 'ilgi grubu' anlamına gelen XX işareti konulurdu. İkinci sütunda ise amirlerin kişisel bilgileri ile mesleki bilgileri yer alıyordu. Kısa bir süreliğine bu listenin sorumluluğunu yaptım. Tahminimce listede X işaretli örgüt mensupları listenin yarısına yakındı. Liste yaklaşık 900 kişilikti. Türkiye'de bulunan o dönem vali, vali yardımcısı ve kaymakamların isimleri vardı"

15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNİN ARDINDAN DÖKÜMANLAR İMHA EDİLDİ

Mafya gibi çöktüler: FETÖ’nün 5 kanaldan beslenen kirli para havuzu deşifre oldu

FETÖ’nün Bank Asya’sını müsadere için dava açan İstanbul Başsavcılığı, iddianamede çarpıcı tespitlerde bulundu. Örgütün gelir kaynaklarını kamu kaynakları, iş adamlarına şantaj, gönüllülerden toplanan paralar, STK’lar ve eğitim gelirleri olarak 5 kategoriye ayıran savcılık, bu kalemleri tek tek detaylandırdı. Başsavcılık, örgütün borsa spekülasyonları, devlet ihaleleri, teşvik ve hibeler yoluyla gelir elde ettiğinin altını çizdi. İddianameye göre FETÖ, kamu arazilerinin vakıf, dernek veya eğitim kurumlarına bedelsiz devrini sağladı. İş adamlarından şantaj ve tehdit yoluyla para koparıldı. Zekat ve burs adı altında toplanan paralarla memurlardan kesilen ‘ilk maaş’ ve himmet parası da önemli gelir kalemleri oldu.

Şahin Şen  13 Nisan 2021, 00:00  Son Güncelleme: 13 Nisan 2021, 05:38  Yeni Şafak

FETÖ’nün bankası Bank Asya’nın müsadere edilmesi için dava açan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, iddianamesinde çarpıcı tespitlerde bulundu. Örgütün gelir kaynaklarını kamu kaynaklarından elde edilen gelirler, iş adamlarından sağlanan gelirler, gönüllülük esaslı gelirler, STK’lardan sağlanan gelirler ve eğitim faaliyetleri gelirleri olarak 5’e ayıran savcılık, bu başlıkları da en ince ayrıntısına kadar detaylandırdı.

KAMU KAYNAKLARI ÖRGÜTE AKTI

• Örgütün en büyük gelir kaynağında ilk sırayı “Kamu kaynaklarından elde edilen gelirler” aldı. Başsavcılık, örgütün borsa spekülasyonları, devlet ihaleleri, teşvik ve hibeler yoluyla gelir elde ettiğinin altını çizdi. Örgütün finans elde etmek için kamu içindeki gücünü kullanarak kamu ihalelerini örgütle bağlantılı firmalara verdiği, rakip firmalar hakkında adli-idari işlemler yaparak örgütle bağlantılı firmaları kolladığına dikkat çekildi.

Kamu kurumlarında güçlü olan FETÖ’nün kamu arazilerini örgütle bağlantılı vakıf, dernek ve eğitim kurumlarına bedelsiz devrettirdiği, belediyelerce imar değişikliklerinin örgütle ilişkili vakıf, dernek veya şirketler lehine yaptırdığı, yine örgütün TİKA’da görevli elemanları vasıtasıyla iş bağlantılarını sağlama karşılığı örgüt adına iş adamlarından para aldığı ve kamu hibe, destekleme ve teşviklerinin takibi ve proje kabullerinde örgüte yakın firmaların kayırılarak FETÖ’ye finans sağlandığı belirtildi.

İŞ ADAMLARINI ŞANTAJ VE TEHDİTLE SOYDULAR

• FETÖ’nün iş adamlarından da gelir elde ettiğinin belirtildiği iddianamede, örgütle bağlantılı olmayan iş adamlarından şantaj ve tehdit yoluyla para alındığı ifade edildi. İş adamlarının adli ve idari süreçlerinin lehe sonuçlandırılması karşılığında para alan örgütün, iş adamlarının özel hayatları ile ilgili çeşitli zaafiyetlerini kullandığı da iddianamede yer aldı. Örgütün iş adamlarının ses ve görüntü kaydını alarak şantaj ve tehdit yoluyla paralar aldığı belirtildi.

FETÖ’NÜN GÖNÜLLÜ KÖLELERİ

İddianamede örgütün finans kaynakları sıralamasında üçüncü sırayı gönüllülük esasına göre sağlanan gelirler alıyor. FETÖ’nün Kurban Bayramı öncesi kurban parası, Türkiye’nin hemen her il ve ilçesinde de mütevelli heyetleri oluşturarak zekat ve burs topladığı başsavcılıkça tespit edildi. Örgüte bağlı devlet memurlarının maaş ve ödüllendirmelerinden yüzde 5-10 himmet alınması ve devlet kurumlarına yerleştirilen FETÖ’cülerin ilk maaşlarını örgüte vermesiyle elde edilen paralar da örgütün gelir kaynakları arasında gösterildi.

STK’LAR ÖRGÜTE PARA BASTI

• Örgütün gelir kaynaklarında dördüncü sırayı sivil toplum kuruluşlarından sağlanan gelirler oluşturuyor. TUSKON ve bağlı federasyon, dernek, şirket ile vakıflardan toplanan aidatlar ile örgütün yazılı ve görsel medya sektöründen gelen reklam paraları da gelir kaynakları arasında. FETÖ’ye bağlı Kimse Yok Mu ve benzeri STK’lar aracılığıyla toplanan paralar ile örgütün ticaret odalarını ele geçirip kamu hizmet alımları rayiç bedel belirlenmesinde örgütle ilişkili vakıf, dernek ve firmalar lehine karar verilerek elde edilen gelir de iddianamede yer aldı.

OKULLARDAN FETÖ HAVUZUNA

Başsavcılığın hazırladığı iddianamede FETÖ’nün gelir kaynakları arasında, örgütün eleman ihtiyacını karşılayan eğitim faaliyetleri de yer aldı. İddianamede; yurt dışı ve yurt içinde örgütle bağlantılı kurumlarda okuyan öğrencilerden alınan paralar ve öğrencilerden ücret alındığı halde iş adamlarından “fakir öğrencilerin okutulacağı” iddiasıyla burs adı altında toplanan paraların da örgüte büyük bir gelir olduğu açıkça ifade edildi.

Paralar Bank Asya’da aklandı

• FETÖ’nün himmet, kira, burs, aidat, kurban, hisse, zekat, üşür, çadır, ramazan adı altında topladığı paraları sisteme sokmak için izlediği yollar iddianamede detaylıca anlatıldı. FETÖ’nün şahıslardan topladığı paraları doğrudan örgütün il ve ilçelerdeki finans sorumlularına aktarmak yerine, örgütün kendisine bağlılığı konusunda şüphe duymadığı ve mutemet tayin ettiği iş adamlarına verdiği belirtildi. Dikkat çekmeyeceği için seçilen iş adamının, gerektiğinde örgüt parasını kendi parasıymış gibi bankaya yatırabileceği, bu yolla da örgütün o parayla ilgisi olduğuna dair oluşabilecek sorunların ortadan kaldırıldığı anlatıldı. Örgüt paralarını elinde tutan iş adamlarının, toplanan paraların bir kısmını bulunduğu yerleşim yerindeki örgüt kurumlarının ihtiyaçları için harcadığı ve mali yönden sıkıntı yaşayan örgüt kurumlarına destek sağladığı da iddianamede yer aldı. İddianamede örgütün düzenlediği “Türkçe Olimpiyatları da suç örgütü için önemli bir gelir kaynağı olmuştur” ayrıntısı dikkat çekti.

FETÖ'nün 900 kişilik X listesi deşifre oldu! İtiraf etti

Son dakika haberine göre; FETÖ’nün mülkiye yapılanması soruşturmasında ifade veren mahrem imam M.B., aralarında vali, vali yardımcısı ve kaymakamların da yer aldığı 900 kişilik ‘X’ listesini deşifre etti. Örgüt üyesi mülki amirler X işaretiyle gösterilirdi.

Giriş Tarihi: 13.04.2021  07:13

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) mülkiye yapılanması soruşturmasında ifade veren mahrem imam M.B., 52 vali yardımcısı ve kaymakamla yaklaşık 900 kişinin isminin bulunduğu 'X' listesini deşifre etti.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu'nca yürütülen soruşturmada etkin pişmanlıktan yararlanan ve itirafçı olan M.B. ifadesinde kaymakam ve vali yardımcılarının kendilerini belli etmemeleri için farklı cemaat toplantılarına ve sol grupların aktivitelerine dahil ettiklerini söyledi.

900 KİŞİLİK LİSTE

Yapılanmanın yönetim şemasını açıklayan M.B. Türkiye'de 2014'te örgütle bağlantısı olan vali, vali yardımcısı ve kaymakamın bulunduğu yaklaşık 900 kişilik bir liste olduğunu belirterek şunları söyledi:

Mülki idarecilerin tamamının bulunduğu bir liste vardı. Bu listeyi İçişleri Bakanlığı'nda görevli Ö.D. isimli şahıs, A.B'ye verirdi. Listede güncel olarak vali, vali yardımcıları ve kaymakamların genel bilgileri ile fotoğrafları vardı. Bu bilgiler Mehmet kod tarafından X listesine dönüştürülüyordu. Bir sütunda mülki idare amirlerinin görüşleri yazılır, örgüt mensubu ise X işareti koyulurdu.

Örgütten ayrılan veya mesafe koyanlar için ise 'ilgi grubu' anlamına gelen XX işareti konulurdu. İkinci sütunda ise amirlerin kişisel bilgileri ile mesleki bilgileri yer alıyordu. Kısa bir süreliğine bu listenin sorumluluğunu yaptım. Tahminimce listede X işaretli örgüt mensupları listenin yarısına yakındı. Liste yaklaşık 900 kişilikti. Türkiye'de bulunan o dönem vali, vali yardımcısı ve kaymakamların isimleri vardı"

15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNİN ARDINDAN DÖKÜMANLAR İMHA EDİLDİ

Ankara, Bolu, Çankırı, Kırıkkale ve Nevşehir gibi illerin vali yardımcılarını ve kaymakamlarını deşifre eden M.B., "Mümkün olanların farklı cemaatler içerisinde bulunmaları ve bu cemaatlerin toplantılarına katılmaları, farklı görüşü benimseyenlerin hangi görüşe yakınsa bu yapının aktivitelerine katılması, sol görüşlü parti söylemlerinde bulunmaları yani 'renklendirme' yapılması istenirdi" diye konuştu

İletişimi operasyonel hat, büfe ve ankesörlü hatlar ile ByLock üzerinden gerçekleştirdiklerini kaydeden M.B., 15 Temmuz darbe girişiminin hemen sonrasında örgüte ait haberleşme programı ve dokümanların bulunduğu bilgisayarını imha ettiğini ifade etti.